Begüm MOL Kimdir?
İnsan Kaynakları Uzmanı / Kalite Yönetimi Uzmanı Begüm MOL;
ÖĞRENİM DURUMU
Yüksel Lisans : 2016 – Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Bölümü –
İnsan Kaynakları Yönetimi ve Yönetim Geliştirme Tezsiz Yüksek Lisans Programı
Lisans : 2012- Yaşar Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Uluslararası Ticaret ve Finansman (Örgün Öğretim)
Lise : 2005 – Karşıyaka Lisesi ( Türkçe-Matematik )
İŞ DENEYİMİ
– 2017 Rubin Kimya İnsan Kaynakları Sorumlusu
– 2016 İZBAŞ – İzmir Serbest Bölge Kurucu ve İşleticisi İnsan Kaynakları Sorumlusu-Kalite Yönetim Sorumlusu
– 2015 Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Sekreteri
– 2013 Marmara Şirketler Grubu – Lila Kağıt AŞ.Ege Bölge Satış ve CRM Sorumlusu
PROJE ve SUNUMLAR
Çalışan Bağlılığı ve Çalışanı Elde Tutma (Tez Çalışması) – EGE ÜNİVERSİTESİ – 2016
Değişim Liderliği (Sunum) – EGE ÜNİVERSİTESİ – 2016
Değişim Yönetiminde Danışmanın Rolü (Sunum) – EGE ÜNİVERSİTESİ – 2016
Kurumsal İmaj (Sunum) – EGE ÜNİVERSİTESİ – 2015
İşletmelerde Performans Yönetimi Uygulaması (Proje) – ÖZEL FİRMA UYG. – 2015
Karar Alma ve Çatışma Yönetimi (Sunum) – EGE ÜNİVERSİTESİ – 2015
Avrupa Gönüllülük Hizmeti – İTALYA (Proje-Eğitim Verme) – AB PROJELERİ – 2011
İngilizce ve İtalyanca Dil Eğitimleri yanında birçok Kurs ve Seminer Programlarına da katılım sağlayan ve Eğitim & Gelişim konularına halen ilgili olduğu bilinen Begüm MOL, aynı zamanda İK’NIN MOL HALİ isimli İnsan Kaynakları Bloğunun da Yazarıdır.
**********
Begüm MOL Hanıma hafta içinde İLERİ İK Blog sayfama Konuk Yazar olması için davette bulundum. Sağ olsun hemen biri iki gün içinde hem de İnsan Kaynakları alanının değişmez güncesi durumundaki ‘’Seçme ve Yerleştirme’’ konusunda bir yazı çalışıp ulaştırdı. Begüm Hanıma çok Teşekkür ederim.
**********
Konuk Yazar Begüm MOL Kaleminden: Doğru Soru Doğru Kişi
Mülakatlar yalnızca adaylar açısından değil, mülakatı yapan tarafından da önemli bir süreçtir. Çünkü işe alım aşamasının en önemli adımını oluşturur. Doğru kişinin doğru işe yerleşebilmesi, mülakatlardaki başarıya bağlıdır.
Peki, iyi bir mülakat nasıl olmalıdır?
Öncelikle, soruların firmanın beklentilerine yönelik olması gerektiğini düşünüyorum. Peki, nedir bu beklentiler?
Kuruma dahil edilecek her bir aday için; kurumun vizyon, misyon, değerleri hedef ve stratejileri göz önüne alınmalıdır. Adayın sadece teknik bilgisinin iyi olması, kurumun için doğru aday olduğu anlamına gelmemektedir.
Kurum kültürüne ve değerlerine uygun adayların seçilememesi durumunda, aday sahip olduğu teknik bilgi etki ve fayda sağlayamayacaktır.
Örneğin; değişim ve yenilikçilik odaklı bir firmaya, “görev adamı” diye nitelendirilen bir karakter, teknik bilgisinin çok iyi olması nedeniyle işe alınırsa, şirket misyonuna uymayan bir yapı oluşması nedeniyle uzun süreli istihdam sağlanması mümkün olmayacaktır.
Elbette ki teknik bilginin de yetenek ve yetkinlik kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak, teknik bilgiyi kurum hedef ve stratejileri doğrultusunda kullanılabilme yeteneği aranan önemli kriterler arasında olmalıdır.
Buradan yola çıkıldığında, doğru soru – doğru cevap sistemini kurmak gerektiğini görüyoruz. Genelleşmiş mülakatlarını artık günümüzde hepimiz öğrenmiş durumdayız. Adayların çoğu da, bu soruları bilip çalışarak mülakata gelmektedir.
En çok yaşanan örneklerden biri de şu diye düşünüyorum: “En iyi 3 ya da 5 özelliğiniz nedir?” sorusana hemen her aday çok rahat cevap verir. Ancak, “Beğenmediğiniz 3 ya da 5 özelliğiniz nedir?” sorusuna genelde adaylar cevap vermekte zorlanıyorlar.
En çok duyulan cevap ise “mükemmeliyetçi olmak” oluyor. İnsan doğası öz eleştiri yapmakta zaten zorlanırken, bu soru mülakatta geldiğinde cevaplar daha da sınırlanıyor.
Çünkü olumsuz özellikleri söylerken, işi kaybetme korkusu devreye giriyor ve “hırslı olmak, mükemmeliyetçi olmak” gibi cevaplar olumsuz olarak veriliyor. Yani aslında cevap şu oluyor: “ Benim kötü özelliğim yok. Kötü özelliklerim bile iyidir.”
Kişinin olumlu ve olumsuz özelliklerini öğrenmeye çalışmak tabi ki çok önemli, fakat bunu adayın kendini rahat hissedeceği sorularla almaya çalışmak gerekiyor. Örneğin;
- Çalışırken en çok keyif aldığınız projeyi anlatabilir misiniz?
- Bu proje de size keyif veren şeyler nelerdi?
- Bu projedeki göreviniz neydi?
- Proje içinde size verilen görevin size uygun olduğunu düşünüyor musunuz?
- Size verilen görevin dışında başka bir görev seçme şansınız olsa neyi seçerdiniz?
- Proje nasıl sonuçlandı?
- Proje size göre nasıl sonuçlandı?
- Projenin başarılı / başarısız olmasının nedenleri sizce neydi?
- Projeyi siz mi yönettiniz?
- Projeyi siz olsanız nasıl yönetirdiniz?
- Size göre iyi bir İK Uzmanı / IT Uzmanı / Finansman Uzmanı… Nasıl özelliklere sahip olmalı?
- Saydığınız bu özellikleri kendinizde nasıl bir sıralamaya sokarsınız?
Bu soruları çoğaltmak elbette mümkün. Ancak, sohbet havasında adayın kendini rahat hissettiği bir ortamda gerçekleşen güvene dayalı bir mülakatın daha şeffaf ve amaca uygun olacağına inanıyorum.
Ezberlenmiş sorular ve verilen mecburi cevaplarla gerçekleşen bir mülakatın; amaca hizmet edemeyeceğine inanıyorum.
Nedim Bey bir geçiş döneminde olmam nedeniyle ne yazık ki yazıyı size ulaştırmam biraz zaman aldı. Eksiğimiz hatamız varsa sizden ve okuyuculardan özür dilerim. Bununla birlikte sayfanızda yer ayırdığınız çok teşekkür ederim.
Begüm Hanım Merhaba,
paylaşımınız için ben çok Teşekkür ederim. Bir hafta içinde yazınızı göndermenize karşılık gösterdiğiniz özen ayrıca manidar.
Sağlık ve başarılarınızın devamı temennilerimle,