Günümüz çalışma yaşamı içinde tüm sektörler için olsun, işletmeler veya kurumlar için olsun amaç ve istenilen iş sonuçlarına ulaşmak bakımından; sürekli yeni teknikler, yöntemler, dolayısıyla Stratejiler üzerinde araştırmalar ve çalışmalar yapılıyor.
Bunun yanında, yine iş ve yönetim alanında bilişim teknolojilerinin de yakalanması bakımından, yenilik ve değişimlerin takibi ve değişim yönetiminin etkili biçimde uygulanması ise, iş ve yönetim alanında değişmeyen ihtiyaç olarak kendini göstermeye devam ediyor.
Peki. Bu iki güncel paradigmanın tasarım, planlama ve uygulaması, izlenmesi ve değerlendirmelerin yapılması manasında gerçek bilgi işleyicileri kimler? Elbette ki, İnsan Kaynağı. Çünkü işletme ve kurumların en kıymetli kaynağı gayri maddi varlıkları durumundaki İnsan Sermayesinin: fikri sermaye, beşeri sermaye ve müşteri sermayesi boyutlarıyla önemi ve değeri tartışılmaz.
İnsan kaynaklarının işine olan bağlılığı ve çalışma iklimi ve ortamından olan memnuniyet ölçüsü ise, yönetim ve liderlik için temel eksen durumunda.
Çalışanların aidiyet hissinin artması ve yetenekli personelin hem işletmeye kazandırılıp, hem de işletmede devamları bakımından yetenek yönetiminin etkili şekilde uygulanması 21.Y.Y Yönetim Stratejilerinin ve dolayısıyla Stratejik İnsan Kaynakları Yönetiminin öznesi. Bağlılığı yüksek personel ve bu ivme sonucu kaliteli üretimlerin gerçekleşmesi.
İnsan Kaynakları Yönetimi güçlü disipliniyle ve tüm fonksiyonlarını harekete geçirerek takip edildiğinde organizasyonlar için hiç kuşkusuz yönetimin merkezi özelliğinde bir önem arz ediyor. Bununla beraber günümüz bilgi çağında, bilgi işleyicileri konumundaki İnsan kaynağı önemini daha da hissettirir durumda.
Kurumların amaç ve hedeflerine ulaşmaları bakımından İnsan Kaynağı özel sektör alanında rekabet avantajı, kamu alanında ise, daha kaliteli hizmet sunumu ekseninde vatandaş memnuniyetini yakalama anlamında deyim yerindeyse, mihenk taşı kıymetinde.
Diğer taraftan İnsan Kaynağının ürün ve hizmet üretimindeki etkililiği ve verimliliğini sağlamak için öncelikle, İnsan odaklı yönetsel yaklaşımlar sergilemek elbette ki Stratejik Yönetimin ikiz kardeşi bir yönelim olacak. Yine yönetimin her alanında kabul gördüğü üzere, ölçemediğimiz bir durumun kapsam ve öngörülerini bilemeyiz.
Bilemediğimiz bir durumu da yönetemeyiz. Bu itibarla öncelikle İnsanların beklentilerini ve algılarını tanımadan süreç yönetimine hakim olunması da beklenemez. Ayrıca İnsanlar talepleri veya dile getirdikleri hususlar yerine getirilemese dahi; dinlenmekten çok memnuniyet duyarlar. Bu tespitler de işi tekrar ölçme ve tanıma tarafına yönlendiriyor.
Özetle, çalışan memnuniyeti ölçme ve elde edilen verileri işleyip, bilgi haline dönüştürmek suretiyle ulaşılacak tespitler ve nihai çıkarımlar üzerinden konuya stratejik yönetim penceresinden bakıp yol almaya çalışmak günümüzün temel yönetim paradigmalarından.
Öte yandan memnuniyet anketlerinin toplam personel yapısı üzerinden yılda bir kaç kez uygulanması yanında zaman zaman da, birim ve lokasyon bazlı ölçme çalışmalarının gerçekleşmesinin oldukça faydalı olacağı göz ardı edilmemeli.
Bu arada yine önemli bir not, ankete katılan personelin ad soyad bilgileri bulunmaksızın ölçme uygulama birimleri belirlenip, bu uygulamanın geliştirilerek devam ettirilmesinin çalışan memnuniyeti ölçme çalışmalarının gerçek manada kurumsal iklim ve iş süreçlerinin iyileştirilmesine dönük yüksek seviyede rehberlik ve katkı oluşturacağı aşikar.
Paylaşmak sevgidir, berekettir.
Nedim İLERİ
İnsan Kaynakları & Proje Yöneticisi